TOPLUM DEĞERLERİMİZİ NEDEN KAYBEDİYORUZ? NELER YAPABİLİRİZ? DEĞİŞİM MÜMKÜN MÜ?

TOPLUM DEĞERLERİMİZİ NEDEN KAYBEDİYORUZ? NELER YAPABİLİRİZ? DEĞİŞİM MÜMKÜN MÜ?
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A+ A-

 

Merhaba kıymetli okurlar;
Bu yazımda, günümüzün toplumsal problemleri ve bu problemlere karşın neler yapılabileceği üzerine fikirlerimi paylaşmak istiyorum..

Toplumlar zamanla değişir, dönüşür ve gelişirler. Ancak bu değişimin her zaman olumlu yönde olduğunu söylemek ne yazık ki mümkün değil. Günümüz toplumunda sıkça dile getirilen bazı konular ve sorunlar var;
İnsani değerler kayboluyor, ahlâki çöküş ise hızla ilerliyor.
Bir zamanlar büyüklerimizin bizlere anlattığı o sıcak, samimi ve güven dolu toplum yapısından hızla uzaklaştığımızı hepimiz hissetmeye başladık değil mi?

Peki bizi toplum olarak buraya getiren neydi? Nerede hata yapıyoruz? Ve en önemlisi bu gidişatı değiştirebilir miyiz?

Bazen eski zamanlardan bahsederken nostaljiye kapıldığımız düşünülür. Ancak gerçek şu ki eskiden toplumumuzda insan ilişkileri daha güçlü, güven daha sağlam, ahlâki ve dini değerlere bağlılık daha ön plandaydı. Örneğin; bir mahallede herkes birbirini tanır, çocuklar sokakta huzur içinde oynayabilir ve ebeveynler bu durumdan endişe duymazlardı.
Büyüklere saygı göstermek, komşuların kapısını çalıp hâl hatır sormak, yardımlaşmak ve tebessüm etmek olağan şeylerdi. 
Peki, bize ne oldu?

Günümüz dünyasında teknoloji gelişti, bireyselleşme arttı ve modernleşme adı altında bazı değerlerimizi kaybetmeye başladık. Gelişen dünya ile hayatlarımız hızlandı, ilişkilerimiz yüzeyselleşti ve bencillik ön plana çıkmaya başladı.
İnsanlar artık ne yazık ki birbirlerini "İnsan" olarak görmek yerine, birer "Çıkar Unsuru" olarak görmeye başladılar.
Ahlâki çöküşü sadece büyük olaylarla sınırlamak yanlış olur. Aslında her gün, küçük küçük detaylarla bu çöküşü yaşadığımız söylenebilir.
Bu meseleye örnek vermek gerekirse;
Başkalarının ne hissettiğini umursamayan, sadece kendi çıkar ve arzularını gözeten bir nesil yetişiyor.
Küçük yaşta büyüklerine karşı saygılı olması öğretilmeyen çocuklar, büyüdüklerinde yaşlılara saygı ve hürmet göstermeyen bireylere dönüşüyor.
Aile bağları zayıflıyor, toplumsal kazanç yerine kişisel kazanç öncelikli hale geliyor. İnsanlar yardımlaşmayı ve paylaşmayı günden güne unutuyor.
Güçlü ve zengin olanın haklı olduğu bir düzen kuruluyor, dürüstlük ve adalet geri plana atılıyor.
Eskiden fikirlerimizi ve değerlerimizi şekillendiren en büyük ve kıymetli unsur aileydi. Ancak son yıllarda ise sosyal medya insanları etkisi altına almaya başladı, düşünce ve davranışlarımızı doğrudan etkiler oldu.
Ahlâksız televizyon programları ve dizileri, şiddet içerikli sosyal medya ürünleri, bencilliği ve ahlaksızlığı normalleştiren her türlü yayın ve yapım ne yazık ki toplum değerlerini günden güne yaralamaya ve yıkmaya başladı.
Ahlâki değerlerden yoksun içerikler, yeni nesillerin örf ve adetlerden uzak, manevi değerlere ve olgulara yabancı olarak büyümelerine sebep oluyor. Sosyal medya uygulamaları, gündelik paylaşım yapma alanından ziyade gösteriş ve rekabetin günden güne arttığı bir alana dönüştü.
İnsanlar "daha mutlu" görünmek için gerçeklikten uzak hayatlar sergiliyor, bu da sahte bir mutluluk algısı yaratıyor.

BU DURUMU VE GİDİŞATI DEĞİŞTİRMEK MÜMKÜN MÜ?

Elbette ki her şeyin tamamen düzelmesi kısa vadede mümkün değil ama küçük adımlarla bu bozulmayı ve yozlaşmayı durdurabiliriz.
Buna ilk olarak aile değerlerini güçlendirerek ve çocuklarımıza saygı, sevgi ve kıymet unsurlarını aşılayarak başlayabiliriz. Empati kurmayı öğrenmeli ve öğretmeliyiz, daha nazik, anlayışlı ve yardımsever olmaya çalışmalıyız, iyi bir toplum inşa etmek ve iyi insanlar olmak için küçük adımlar atmalıyız.
Tabi ki bahsetmiş olduğum dijital ve sosyal platformları daha bilinçli ve sağlıklı kullanmayı öğrenmemiz gerektiğini de unutmamak faydalı olacaktır.
Gördüğümüz ahlâksız ve toplum yapısını zedeleyen her yapım ve projeye karşı tepkili olmalı ve mesafemizi korumalıyız.
Unutmayalım ki toplumsal yozlaşma ve ahlâki çöküş bir anda veya bir günde gerçekleşmedi, doğrusal olarak da bir anda veya  bir günde düzelmesi de mümkün olmayacaktır.
Ancak toplumun her bireyi kendi hayatında farkındalık yaratacak adımlar atarsa bu gidişatı değiştirebiliriz. Eski güzel günlere dönmek zorunda değiliz, ama daha iyi bir toplum yapısını ve geleceği birlikte inşa edebiliriz.
Bugün kendimize şu soruyu soralım;

BEN BU TOPLUM İÇİN NASIL DAHA İYİ BİR İNSAN OLABİLİRİM?

Eğer hepimiz bu sorunun cevabını içtenlik ile ararsak, belki de günün birinde kaybettiğimiz toplum değerlerimizi yeniden kazanabiliriz.

Peki sen bu değişime hazır mısın?
Güneşten aydınlık, gökyüzünden mavi yarınlara, umutla... 
Hep beraber omuz omuza mutlu bir dünyaya..
Derin bir nefes al ve unutma;
"YOLA ÇIK, YOL AÇIK.."

Eksik ve kusurlarımız affola,
Sevgi ve Saygılarımla..

 

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.