Manevi Gurbet

Gurbet; kelime olarak tınısı bile insanı etkilemeye yetiyor değil mi?  Halbuki 6 harften oluşan masum bir kelime. 
Ama içinde barındırdığı anlam, duygusal yük, derin izler insanın burnunun sızlamasına, gözlerinin dolmasına yetiyor da artıyor bile. 
Peki gurbet demek sadece km cinsinden mesafeler mi demek... İlla bir insanın ailesinden, memleketinden ocağından uzakta yaşaması mı demek? 
Tabi ki değil. 
Asıl Gurbet insanoğlunun yüreğinde hissettiği, yanıbaşındayken bile uzak hissettiği anlarda gizlidir. Somut olan, gözle görülen mesafeden kaynaklı gurbetlik; zamanla mekanla maddiyatla bir şekilde aşılabilen ve insanı yarına dair umitvar hale getirendir. 
Peki ya diğeri... 
Anne babasının yanıbaşında olup ama aslında onlara hasret yaşayan bir evlat, aynı evin içinde yaşayan görüntüsü verip yine aynı evin içinde apayrı kendi dünyalarında yaşayan karı-koca veya kardeşler bunların yaşadıkları gurbetlik buz gibi, aşılması çok zor olandır. Yaşarken farketmedikleri bu gurbetliğin acısını çeşitli yollarla gidermeye çalışır insanoğlu. 
Bir evin içinde manevi Gurbet varsa, orada sorunlar kaçınılmaz olur. Değer mi üç günlük dünyada çözülebilecek sorunlar yüzünden ayrı düşmeye, hayatı kendine zehir etmeye. Herkesin hayatı çok değerli ve yarınını bilmediğimiz bir hayatın içinde kendimize sevdiklerimize manevi gurbeti yaşatmayalım dostlar. 
Diğer gurbet zaten yukarıda da belirttiğim gibi bir şekilde çözülür. 
Sevgiyle kalın