Ramazan Sevinci ve Bayram O Bayram Ola

can bula cânânını

bayram o bayram ola

kul bula sultanını

bayram o bayram ola.

hüzn-ü keder def ola

dilde hicap ref ola

cümle günah af ola

bayram o bayram ola.

lütfi ya lütfü kerim

erişe rahmü-rahim

bermurad ede fehim

bayram o bayram ola

Sözleri Alvarlı Efe ye ait olan ilahinin müthiş bir eserdir,baş yapıttır mübarek Ramazan ayında gönüllerimize sunulan sonsuz nimetlerden biridir diye düşünürüz hep.
Rasulüllah(sav) bir hadis-i şeriflerinde Ramazan ayı hakkında şöyle buyurmuşlardır; “Bu ayın başı rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennemden kurtuluştur” daha dün mübarek ayın başlangıcı iken bugünlerde neredeyse yarıladık Rabbim bizlerin sevincini yarım bırakması in bayrama erişmeyi nasip eylesin.
Acaba her günü bayram gibi geçirmek mümkün mü yada bütün mümkünlerin kıyısında yaşıyoruz da fark edebiliyor muyuz?
Ahiret gününde vereceğimiz hesabı düşünüyoruz ama her gece başımızı yastığa koyduğumuzda kendi kendimizi hesaba çekiyor muyuz? Bugün bir insan kalbi kırdım mı,bugün kul hakkı yedim mi? 
Vücuduma sağlık sıhhat olsun diye terbiye etmek için oruç tutuyorum lakin dilime,kulaklarıma,gözlerime,zihnime de oruç tutturabiliyormuyum? Bu soruları ve daha fazlasını kendimize nefsimize sorup vicdanımız rahatsa her günümüzün bayram olmaması için bir sebep yok gibi deliye mi her gün bayramdır Veliye mi hergün bayram belki en çok isteyene hergün bayram kimbilir…

İnsan düşünüyor da bayram ne demek diye,
hakikaten bayram demek;
insanın anadan doğduğun kadar temiz, pak ve günahsız olması, kulun Rabbini bulması,
hatalarını anlayıp onlardan pişman olması,
rahmet kapısında elpençe divan durması,
Rahman'ın rahmetine mazhar olması değil mi?

Rabbim, hepimize hakiki bayramı, onun manasını, güzelliğini, rahmetini, mağfiretini tüm zerrelerimizde hissettirsin.
He bir de Göynük için insanların hassasiyet noktasında birbirlerine inançlarına saygı noktasında ne kadar duyarlı olduğunu anlatmaya gerek yok lakin geçen sene yaşadığım talihsiz bir olayı anlatmadan yazıma son vermek eksik kalırdı en azından kendimize saygısızlık olur vizyonumuza gazetecilik etiğine uymaz tarihin akışına yön vermeyecek belki ama yine de mamafih ben üzerime düşeni yapacağım anlatacağım yazacağım yazmazsam yarım kalacağım çünkü.
Takvimler 2024 yılının Mart ayını göstermektedir;bazı talihsiz olayların üzerinden zaman geçmiş güzel sevinçli haberler alınmıştır memlekete gelebilmek için çok eşikler atlanmış şükürler edilerek gelinmiştir ve yine bir Ramazan günüdür.
Hamile bir eş ve küçük bir çocukla birlikte çay kenarından güzel bir yere Restoranta oturulmuştur yemek hizmeti olduğunu duyduğumuzda sevinmiştim onca kirli hava ve gürültüden sonra su sesi duymak temiz havayı ciğerlerinden ta içine kadar çekmek öyle iyi gelmişti ki çocuk ve eşim için yemek seçimini tamamlayıp sipariş vermek üzereydik fiyat maliyet sorgulamadık bile derken o da ne?
Kapıda bir adam belirdi, zira kapıda bir adam 
ancak bu kadar belirebilirdi ve dışarıda oturup yemek yiyemezsiniz dedi insanların canı çeker gelip geçerken görünce dedi ne kolay söyledi!
Be hey gafil dedim ben de niyetliyim içerisi akşamdan kalma sigara dumanı kokusunda yemek kokuları ayrı rahatsız edici çocuk ve gebe kadın için dışarısı münasiptir Ramazan ayı dışında insanlar burada yemek yerken arşa çıkardığınız fiyatlar sebebiyle kaç fakir buradan gelip geçerken yemek yiyemedi iç geçirdi hiç sordun mu onlara canınız çekti mi diye? Velhasıl kelâm Allah bazen kullarına Arifeyi gösterip bayramı göstermez ya öyle birşey oluyordu neredeyse şükürler olsun atlattık ama iyi bir ders olmuştu her inanca saygı duymayı hatta inançsızlığa bile saygı duymayı Mevlana bizlere öğretmemiş miydi? Şükürler olsun bu dersi bizlere verenlere.
Yazımı şu sözlerle bitirmek isterim:
“Her olanı hayır bil Her Geceyi Kadir, Her Gördüğünü Hızır Bil” her anımızı vaktimizi iyi değerlendirmeyi Mevlam bizlere nasip etsin, zamanımızı iyi değerlendirmeyi nasip etsin bol bol mezarlığa gitmeyi,sokak hayvanlarını,kuşları susuz bırakmamayı,çevremizi temiz tutmayı,içimizi ve gönlümüzü ferah tutmayı nasip etsin. Amin

Bir senenin kıymetini sınıfta kalan bilir. Bir ayın kıymetini erken doğuran kadın bilir. 
Bir haftanın kıymetini dergi çıkartan bilir. 
Bir dakikanın kıymetini uçağını kaçıran, Bir saniyenin kıymetini ölümden son anda kurtulan
Bir salisenin kıymetini gümüş madalya alan bilir. 
İnsanın satın alamayacağı tek şey zamandır değerli zamanınızı yazımı okumak için ayırdınız umarım nice güzel bayramlara kavuşmak bizlere nasip olur Kuzey Irak sınırından memleketin her köşesine memleketin en güzel köşesine Göynüğe selamlar saygılar…