Grand Otel'de Kaybolan Hayatlar: Bir Felaketin Ardında Kalan Acı

Grand Otel'de Kaybolan Hayatlar: Bir Felaketin Ardında Kalan Acı
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A+ A-

Grand Otel’de yaşanan trajediye kaza demek, kader demek, büyük bir ihanettir. Bu olay, baştan sona ihmallerle örülmüş, göz göre göre gelen bir felakettir. İnsanlar, huzurlu bir tatil için, sevdikleriyle güzel anılar biriktirmek için bu otelde bir gece konaklamaya 30 bin lira ödüyordu. Ama ne aldılar karşılığında? Güvensiz bir yapı, çalışmayan duman dedektörleri, görülmeyen yangın tüpleri ve ulaşılamayan acil çıkışlar! O parıltılı otel lobilerinin, gösterişli odaların arkasında, insan hayatını hiçe sayan bir yönetim anlayışı saklanıyormuş meğer. Yangın çıkıyor ve insanlar kendilerini dışarı atamıyor. Neden? Çünkü kaçacak yer yok. Yangın alarmı çalmıyor. Alevler yayılırken, o otelin övündüğü hiçbir sistem çalışmıyor. 30 bin lira ödeyen insanlar, aslında kendi canlarını tehlikeye atmışlar.

Bu kadar ihmalkârlık nasıl mümkün olabilir? Bu oteli kim denetledi? Kim “Bu bina güvenlidir” diyerek izin verdi? Yoksa bu da mı susturuldu? Herkes suçu bir başkasına atıyor. Otel yönetimi topu denetimlere atıyor, denetimler zaten yeterli şekilde yapılmamış. Ama hayatını kaybeden o insanlar, hiçbir yere suç atamıyor. Onlar gitti. Geride tarifsiz bir acı bırakarak. Ve şimdi bir de cenazeleri memleketlerine taşımak için istenen 100 bin lira skandalı var! 100 bin lira! İnsanların en zor anında, en savunmasız halindeyken bile bu kadar mı acımasız olunur? Sevdiklerini kaybetmiş ailelerden, bu acıyı yaşarken bir de bunu istemek nedir? İnsanlık bu kadar mı bitti? Bu bir hizmet değil, resmen soygun!

Herkes bu utancı üstünden atmaya çalışıyor. Ama gerçek apaçık ortada: Burada sorumsuzluk var, açgözlülük var, vicdansızlık var! İnsanların hayatını güvenli bir şekilde emanet etmesi gereken bir otel, onları ölümün kucağına atmış. Sonra da bu felaket üzerinden birileri para kazanmaya çalışıyor. Biz bunlara nasıl sessiz kalabiliriz? Hayatını kaybedenlerin acısını tarif etmek imkansız. Geride kalanların öfkesi, çaresizliği tarifsiz. Ama yetkililere bir şey sormak istiyorum: Daha kaç can gitmeli ki bir şeyler değişsin? Daha kaç ocak sönmeli ki artık denetimler yapılmaya başlansın? Bu olaydan ders almayacak mısınız? Grand Otel’de yaşananlar asla unutulmayacak. Çünkü burada sadece insanlar ölmedi; insanlık da yaralandı. Bu acıya sessiz kalan, suçu örtbas eden herkes bu ihmal zincirinin bir parçası. Ama bilsinler ki bu mesele kapanmayacak. Biz, hayatını kaybeden o masum insanlar için adalet isteyeceğiz. Onların hatırasına sahip çıkmak, hepimizin boynunun borcudur.

Grand Otel’de hayatını kaybeden tüm canlara Allah’tan rahmet diliyorum. Sevdiklerini kaybeden ailelerin acısını ve üzüntüsünü yürekten paylaşıyorum. Bu acı tarifsiz, bu yara derin. Rahat uyusunlar; unutulmayacaklar, unutturmayacağız...

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.