Göynük: Bir Çınarın Yaprak Dökümü
- Telegram
Bazı şehirler vardır, yalnızca bir coğrafya parçası değildir. Göynük işte öyle bir yer. Tarihiyle, kültürüyle, insanıyla bir ruh taşır. Ancak o ruhu diri tutan kökler yavaş yavaş kurutuluyor. Elimizden alınan her kurum, aslında bu çınarın bir yaprağını koparıp atmak demek.
Bugün Mal Müdürlüğü kapanıyor. Dün hastanemizi kaybettik. Yarın sırada ne var? Göynük’ün jandarması mı gidecek, polisi mi? Adaletin simgesi mahkemesi mi kapanacak? Peki ya Göynük halkı? Biz ne yapacağız? Kendi göbeğimizi kendimiz mi keseceğiz? Kendi kanunumuzu kendimiz mi yazacağız?
Bir zamanlar devlet, her vatandaşı için bir güven kapısıydı. Ama şimdi, Göynük’te o kapılar teker teker kapanıyor. Bu sadece binaların gitmesi değil; bu bir halkın sahipsiz bırakılması, bir ilçenin kaderine terk edilmesi demek.
Bugün siyasilerden bir cevap bekliyoruz. Göynük’ün kaderini belirleyenler! Bu ilçeyi haritadan silmeye mi çalışıyorsunuz? Eğer Göynük halkı sizin için sadece seçim zamanı hatırlanan bir kalabalıktan ibaretse, bilin ki Göynüklüler artık bunun farkında. Ya kaybolanları geri getirin ya da bu topraklardan gönüllerinize açılan kapıyı da sonsuza dek kapatın.
Göynüklüler! Bu bizim sınavımız. Bugün ses çıkarmazsak, yarın çocuklarımızın yüzüne bakacak bir Göynük bulamayabiliriz. Bugün sahip çıkmazsak, yarın hiçbir şeyi talep etme hakkımız olmayacak. O yüzden susmak, unutmak, kabullenmek bize yakışmaz.
Göynük bir çınar ağacıysa, bizler o ağacın kökleriyiz. Kökler güçlü olursa, çınar ayakta kalır. O yüzden şimdi birlik olma zamanı. Geçmişimize, değerlerimize ve geleceğimize sahip çıkma zamanı. Göynük bizimdir ve biz Göynük’ün sonsuza dek yaşamasını sağlayacağız.