Göynük'te Kiralar, Asgari Ücret ve Vicdanlarımız

Hepimiz Göynük’ün huzurlu atmosferini severiz. Tarihi dokusu, mahalle sıcaklığı ve dayanışma ruhu... Ama son dönemde bu güzel ilçede rahatsız edici bir çelişki yaşanıyor: kira fiyatları, asgari ücretle yarışır hale geldi.

Asgari ücret 22.104 lira olarak açıklandı. Ancak Göynük’te ev kiraları 17.000 ile 22.000 lira arasında değişiyor. Bir düşünelim: Asgari ücretle çalışan bir aile, maaşını neredeyse tamamen kiraya yatırdıktan sonra temel ihtiyaçlarını nasıl karşılayacak? Elektrik, su, doğalgaz, gıda, çocukların eğitimi... Bu insanlar nasıl yaşayacak?

Kiralar mı Yükseldi, Yoksa Biz mi Değiştik?

Bir zamanlar Göynük’ün en önemli özelliği, dayanışma ve yardımlaşmaydı. Komşular zor zamanlarda birbirine destek olur, bir mahallenin insanı o mahallenin değeriydi. Şimdi ise kiraları belirlerken sadece piyasayı düşünüyor, insanları unutuyoruz.

Göynük gibi küçük bir ilçede, bu kira artışları neyin göstergesi? Daha fazla kazanç mı, yoksa vicdanlarımızın sesini kısmamız mı? Kendi insanımıza, komşularımıza sırt çevirmek Göynük’ün kültürüne yakışıyor mu?

Evet, dışarıdan gelen talepler ve ekonomik koşullar elbette bu artışları tetikliyor. Ama bu durum, Göynük’ü Göynüklüler için yaşanamaz hale getirmeyi meşru kılar mı? Bu sorunun cevabı, her birimizin vicdanında gizli.

Vicdanın Yükü Ağırdır

Ev sahipliği bir kazanç kapısı olabilir, bu bir gerçek. Ancak kazanç peşinde koşarken komşularımızın yükünü artırmak, Göynük’ün ortak ruhunu yitirmek pahasına mı olacak? Göynük’ü Göynük yapan şey, yalnızca tarihi yapıları değil, bu ilçede yaşayan insanların birbirine gösterdiği sevgi ve saygıdır.

Bir evin kirasını belirlerken sadece piyasa değerini değil, vicdanlarımızı da işin içine katmalıyız. Çünkü bir toplumun ne kadar güçlü olduğunu, en kırılgan üyelerine nasıl davrandığı belirler.

Birlikte Çözüm Üretmek Zorundayız

Bu noktada yalnızca şikâyet etmek yetmez. Çözüm hepimizin sorumluluğu. Yerel yönetimlerin kira fiyatlarını düzenlemek için adım atması şart. Ama bu yeterli değil. Toplum olarak, aşırı fiyat artışlarına karşı bilinçlenmeli ve dayanışmayı yeniden hatırlamalıyız.

Göynük, ekonomik zorlukları dayanışmayla aşabilecek bir geçmişe ve ruha sahip. Bu ruhu canlandırmanın tam zamanı. Ev sahiplerinden beklentimiz, komşularını ve hemşerilerini düşünerek hareket etmeleridir. Çünkü bu sorun yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda ahlaki bir meseledir.

Göynük’ü Göynük Yapan Biziz

Göynük, sadece tarihi dokusuyla değil, insanlarının birbirine gösterdiği merhametle de güzeldir. Ama bu değerleri korumak bizim elimizde. Bugün birbirimize el uzatmazsak, yarın Göynük’ü Göynük yapan o sıcak mahalle kültürü yalnızca hatıralarda kalır.

Son sözüm şu: Gelin, Göynük’ün ruhunu kaybetmeyelim. Kiraları belirlerken sadece kendi çıkarımızı değil, komşularımızın yaşamını da düşünelim. Göynük hepimizin yuvası, bu yuvayı birlikte koruyalım. Çünkü Göynük’ün geleceği bizim ellerimizde.