BİRTAKIM DÜŞÜNCELER

BİRTAKIM DÜŞÜNCELER
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A+ A-


Merhabalar değerli okurlar. Bu yılın başında, 21 Ocak’ta gerçekleşen Kartalkaya mevkiindeki Grand Kartal Otel faciasının üzerinden bu yazının yayımlandığı tarih olan 18 Mart itibarı ile 56 gün geçti. Olayın yaraları henüz taptaze iken “10 gün içinde tüm sorumluları bulup cezalandırırız!” diyen, “orası benim sorumluluğumda değil” “yok hayır, tam da senin sorumluluğunda” diyerek birbirlerini suçlayan etkisiz ama yetkili şahısların demeçleri ve tvit savaşlarının üzerinden de hadi diyelim 52-53 gün… Bu süre içinde, bu musibet yaşanmasa hiç kimsenin umurunda olmayacak turizm tesislerinin denetime tabi tutulduğunu ve tabirimi bağışlayın “haşırt” diye kapatıldığını gördük. Daha önce yapılan denetimimsi şeylerde “var mı yok mu” diye bakılan yangınla ilgili aparatların (sensörler, alarm ve söndürme sistemleri vs) artık çalışıp çalışmadığı sorgulanmaya başlandı denetimciler tarafından. Soyulduktan sonra kapıya kilit takmaya benziyor bu durum. Ve elbette devam eden yasal bir süreç olduğundan eleştirilerimizin dozunu kısmak zorundayız ama olay ve sonrası hakkında söylenecek yüzlerce, binlerce söz var. Vakti ve yeri geldiğinde bunlar dilimizden ve kalemimizden dökülür elbet. Şimdilik hayatını kaybedenlere rahmet, geride kalan yakınlarına ise sabır dilemek geliyor elimizden, dilimizden. 
Son yirmi yıldır her yılbaşında ya da yılbaşını takip eden kısa zaman içerisinde mutlaka bir saldırı ya da facia ile karşılaşmak kanıksanır bir durum haline dönüştü maalesef. Ve yine maalesef ki yaşanan musibetler bin nasihatten daha değerli hale gelemiyor, hiç kimseye ders olmuyor. Acaba ahlaki açıdan gitgide yozlaşmamızın da mı etkisiyle çoğalıyor bu hadiseler? Zira en son mevzuda hayatını kaybedenlerin ekonomik açıdan yüksek gelir grubunda olduklarını ön plana çıkararak “onlar zengin, hak etmişlerdir” diyecek kadar saçmalayanları duydu bu kulaklar… 78 kişinin 66’sı çocuk, yani günahsız, hatırlatırım! Olaylara bakışımızı zengin ya da fakir, inançlı ya da inançsız, oralı ya da buralı gibi karşıt kavramlarla değil de sadece insan biçimine dönüştürüp öyle değerlendirme yapmamızın vakti gelmedi mi sizce de? Çocukluğumu hatırlıyorum da, komşulardan vefat eden olduğunda sokağımızda adeta yas ilan edilirdi. Evlerde televizyon açılmaz, sokakta şen şakrak oyun oynayan bizler de daha sessiz olmaya çalışırdık. Hayat daha yavaş akardı adeta. Cenaze sahibi olan komşumuza tencere tencere yemek taşırdık, telaşesinden, tuttuğu yasından fırsat bulup da yemek yapamaz diye. Günümüzde bu hasletler evrim geçirdi üzgünüm ki. Cenaze evine tek tük yemek getiren komşular olsa da büyük bir çoğunluk ikram edilecek pide-ayran için geliyor sanki! Cenaze sahibinden karabiber isteyen gördüm, o derece! Gerisini siz hesap edin artık. 
Ahlak önemli bir kavram; kimileri dini var diye ahlaka ihtiyacı olmadığını düşünse de… Din olgusu, ahlak ile taçlandırıldığında daha bir değerlenir. Yıllar önce İslam dinini seçerek Yusuf İslam adını alan rock müzisyeni Cat Stevens, bence nesillere aktarılması gereken şu tespiti yapmıştı: “Çok şükür ki İslam dinini, Kur’an’dan öğrendim. Sadece Müslümanlara baksaydım bu dini seçmezdim” Çuvaldızı kendimize batırmanın tam yeri geldi. Bu örnek çerçevesinde suçlu olan din değil biz insanlarız. Suçluyuz, çünkü ilk emri okumak olan bir dinin mensupları olarak okuyup anlama işini geri bırakmışız. Bir küçük anekdot aktararak sonlandıracağım bu bahsi.
Yıllar önce İskenderun’da öğrenciydim. Ortadoğu’nun en büyük Katolik kilisesi İskenderun’daydı. Arkadaşlarla sırf merakımızdan bir Pazar ayinini izlemek istedik. Kafamıza göre gitmek yerine de kilisenin rahibini bulduk ve talebimizi ilettik. Rahibin cevabı ilginçti: “Kendi dininizi tam olarak öğrendiğiniz gün tekrar gelin buraya!” 
Hepinize sağlıklı ve mutlu günler diliyorum değerli okurlar.

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.